20 Ağustos 2010 Cuma

Kapadokyada tanecik oluşumlarının tamamlanması ve 2010 yılı hasadı

Ürgüp’te bulunan Zeynep bağımızdaki Cabernet Sauvignon üzümleri tanecik gelişimlerini tamamlamış ve tanelerine ilk alaca düşmüştür.
Üzüm taneciklerinin hızlı, düzgün ve eşit bir şekilde gelişimi iyiye işaret ediyor.
Bu yıl öğrendiğimize göre Cabernet Sauvignon üzümleri sayı olarak azalmış durumda. Neden olarak ise bağların dolu fırtınasına maruz kalması gösteriliyor.
Tamamıyla tükenmiş bir bağ görmedim ama dolunun değdiği gün sayısına göre değişmekle birlikte üzüm tonajlarında muazzam bir düşüş var.
Bir diğer husus da şu ki; parsellerde salkımdan salkıma büyük farklar gözleniyor.
Üzüm çubukları 2 kez çiçeklendi ve bu da demek oluyor ki üzüm salkımlarının biri hasat edilmeye hazırken diğerinin hasadına daha 15 gün gibi bir süre kalmış oluyor.
Bu sorun daha öncesinden keşfedilir ve sorun çözülmeye çalışılınırsa şarabın kalitesi büyük miktarda artırılabilir.

Duyduğuma göre birçok Türk şarap imalatçısı hasat dönemine başlamış. Bu bizim için böyle olmamakla birlikte geç de kalmadığımızı belirteyim.
Üzümler çok çabuk olgunlaşıyor, hava hala sıcak ve kurak.
Terroiru harika olan iki bölgede (Güney ve Kapadokya) geceler soğuk geçiyor.
Gece gündüz sıcaklıkları 15 dereceyi buluyor ve bu da üzümün olgunlaşması, tatların sentezi ve antosyan (=renk) için oldukça ideal.
Tattığım kırmızı üzümler henüz hasat olgunluğuna ulaşmamış ama üzüm suları bir hayli renk kazanmış ve aromalıdır.

14 Ağustos 2010 Cumartesi

Emir 2009 & Misket Dömisek 2009


2009 yılında Emir üzümü geç denebilecek bir tarihte - Ekim 15 - hasat edilmiştir.
Bunun sebebi ise 2009 yılı yazının sıcaklık değerlerinin uzun süren yağmurlar ile bozulmasıdır.
Eylül sonu ekim başı gibi bir dönemde sıcaklıklar istediğimiz değerlerde seyretmişti. Ne fazla sıcak ne de fazla soğuk oldu. Dolayısıyla Emir bu üzüm hasat döneminden faydalanmıştır.

Normal şartlarda Emir den üzümünün şarabından fazla bir renk beklenmezken 2009 yılı hasadında Emirin soluk altın rengi ön plana çıktı.
Burunda ayva, beyaz şeftali, mango, ananas, muz ve vanilya kokuları hâkimken minerallik de kendini hissettiriyor.
Damakta ise armut, şeftali, ayva, yasemin aromaları adeta patlıyor.
Mayaları ile birlikte tutulduğu kısa olgunlaşma süreci şarabımıza yuvarlaklığın ve asiditenin uyumunu getiriyor.

2009 Emir şarabı balık menüleri, deniz mahsulleri ve taze peynirler ile tüketilebilecek bir aperatiftir.

Bu Misket veya Bornova Misketi şarabın en belirgin özelliği rengidir. Neredeyse rengi yoktur ve şeffaf bir yapıya sahiptir.
Burunda mimoza, akasya balı beyaz şeftali ve kayısı kokuları patlamaktadır.
Damakta ise bal, kayısı reçeli, şeftali şurubu aromaları baskındır.
Bu dömisek şarapla iyi bütünleşmiş asidite kendini finalde hissettiriyor.

Bu şarap oldukça aromatik ve dengeli. Meyveler,çikolata tatlıları ve aperatiflerle mükemmel bir uyum sağlar.

6 Ağustos 2010 Cuma

Seneler Cabernet-Sauvignon/Merlot/Syrah 2008

Concours Mondial de Bruxelles 2010’da altın madalya




Uzun bir bekleyişin ardından Seneler Cabernet-Sauvignon/Merlot/Syrah 2008 aramızda…

En seçkin kırmızı üzüm çesitlerinin karışımı. 2008 yılına ait sarabinda %45 i Denizli Güney’den gelen Merlot. Şaraba gövde ve yuvarlaklık veriyor. Bunların yanı sıra Frenk üzümü ve böğürtlen aromaları da hâkim.
%30 u Denizli Güney’den gelen Cabernet Sauvignon. Güzel aromatik notların (zencefil, yabani çilek, zencefilli çörek) yanı sıra tannik bir yapı.
Geri kalan % 25 i ise Syrah (ki bunun da 2/3 si Kapadokya’dan, 1/3 i Denizli Güneyden geliyor).
Karışım içinde Syrah az olsa bile burunda menekşe ve beyaz biber kokuları dans ediyor.

12 ay Fransız meşe fıçılarında, 11 ay da mahzenlerimizde dinlendirilmiştir. Şimdi ya da on yıl sonra tüketmeye uygundur.

Tüm kırmızı et yemekleri, av etleri ve mantarlı soteler ile uyum sağlar.